Antalya Hakkında Kısa Gezi Bilgileri

Akdeniz nahiyesinin en mühim şehirlerinden sayılan Antalya’nın arazi hudutunu Toros dağları yaratır. Kent bu kısımda batıdan doğuya doğru Muğla Burdur Isparta Konya ve İçel vilayetleriyle güneyde Akdeniz ile sonlanır.



Kent arazilerinin 3 yanı büyük dağlarla sarılıdır. En büyük dağı Beydağı ve Akdağ'dır. Bu dağların hepsi Güney Toroslar olarak adlandırılmaktadır. Batıdan Eşen Çayından doğuda Kaledron Kaldıran Çayına kadar uzanan sahil şeritinin kuzeyinde ovalar bulunur. İl hudutları boyunca belli başlı akarsuları ise Alara Çayı, Dimçay, Manavgat nehiri, Köprüçay, Eşençay ve Devrense Çayı.dır. Akdeniz bitki örtüsünü oluşturan maki cinsleri Toroslar'ın eteklerinde ve yamaçlarında  görülürler. Bu cinsler içinde ladin, katran ardıcı, mersin ve kocayemiş sayılabilir.

Antalya İklimi : Antalya kentinde 2 iklim etki eder. Kıyı nahiyesinde karakteristik Akdeniz iklimi görülür. Yaz ayları sıcak ve kurak, kış ayları ılıman ve yağmurludur. Üst kısımlarda ise, Akdeniz iklimi ile İç Anadolu iklimi içinde akış teşkil eden kara iklimi baskındır.

Antalya Tarihi: Antalya ismini kurucusu Bergama hükümdarı II Attalos'dan alır. Attalos a dayanarak Attalia ismini alan şehire Türkler başta Adalya daha sonra da Antalya ismini koyarlar

Yapılan arkeolojik araştırmalarla Antalya ve nahiyesinde çağımızdan 40 bin sene önce ademoğluların yaşadığı ispatlanmıştır. Antalya'nın kuzeybatısında Yağcılar hudutları muhtevasındaki Karain Mağarasında bulunan izler Paleolitik Mezolitik Neolitik ve bronz devirlerine ilişkindir.

Milattan Önce 2000 senesinden bu zamana toprak sırası ile Hitit, Pamphylia, Lykia, Kilikya gibi şehir ülkeleri, Pers, İskender, Antigonos, Ptolemais, Selevko, Bergama Hükümdarlığı hükümranlıklarını tanımıştır M. S. 7. asırdan sonra toprak Selçuklular ile Bizanslılar arasında sık sık el değiştirmiş 1207 senesinde Selçukluların hakimiyetine geçmiştir. Bunu Tekelioğulları, Osmanlılar, Karamanoğulları, sonra yeniden Osmanlı hükümranlıkları takip etmiştir.

Antalya'da Neler yenir, nasıl beslenilir: Kırsal sahada yaşam süren yörüklerin beslenme tarzının esasını hayvancılık ve buğdaygillerinden elde edilen yiyecekler belirler. Sahil boyunda az da olsa taze sebze üretilmesine rağmen iç kısımlara geçildikçe buğdaygiller ve taze sebze yetiştiriciliği etki kazanır.

Çağımızın beslenme sisteminde önemlerini koruyan yöresel lezzetlerin esaslıcaları şöyledir: Kölle (buğday, fasulye, nohut ve bakla haşlaması), saç kavurması, domates civesi, hibeş, arapaşı, tandır kebabı, tatlılardan isa patlıcan, bergamut ve turunç reçeli.